26 Ocak 2015 Pazartesi

Nişan Öncesinde Ailelerimiz Tanıştı

Başlığımda da belirttiğim gibi sonunda Ailelerimiz tanıştı :) Şimdi gelelim o günün detaylarına..

24 Ocak Cumartesi günü önce kalkıp şirkete gittim. Evet doğru duydunuz o günde çalıştım. Gece zaten 02.00 sularında yattım , sabahta  07.30 da kalkıp işe gittim..Bir gün önceden odalar toplandı,ütüler yapıldı,dolaplar temizlendi daha bir sürü şey..O kadar yorgundum ki işe gittiğimde tamamen bitik durumdaydım. Allahtan saat 12.30'da çıktım da evde ki işlere yardım ettim. Sadece Fatoş teyzem gelmişti o da bir gün önceden bizde kalmıştı.Bu sayede el ele verip birlikten kuvvet doğurduk ve temizlik işini 16.00'da bitirmiş olduk. Geriye yemekler kalmıştı onlar en basitiydi.Bir gün önceden pizzanın malzemelerini ben kesmiştim.Gerisini anneme bırakmıştım.Annemde hazırlayıp buzdolabına koymuştu. 


İspanyol paça pantolon , kısa topuklu bir ayakkabı, gömlek ve hırka. Hanım hanımcıktım gerçekten :) Saçlarımı da örmüştüm onlar gelmeden önce açtım. Fotoğrafta çok belli olmasa güzel duruyordu.


Daha önce ki yazımda Makarna Salatası yapacağımızı yazmıştım. Fakat son anda fikir değiştirip Patates Salatası yapalım dedik. Anneciğim'den yine lezzetli bir Patates Salatası.


Yaprak Dolması Aslı Börek 'den. Bir gün önceden siparişini vermiştim normalde eve gelmesini istemiştim.Fakat o gün çalıştığım için ben çıkışta direkt kendim aldım. Bu arada haberiniz olsun 1 Kilo 38 TL. Evet bu paraya değer mi bence değer çok lezzetliydi çünkü ben bile çok sevmediğim halde bir kaç tane birden götürdüm diyebilirim :)


Pizza'nın pişmeden önceki hali ;


                                                                Piştikten sonra ki hali.


                                                   İçeceklerimiz ..Fakat herkes çay içti.
                               Bir ara Tarık Dayı 'ya pastanın yanında Fanta İkram ettim o kadar :)

Pizza pişmeye yakındı ki Sevgilim " geliyoruz az kaldı" dedi. Bende cam dan bakıyordum ki baktım iki araba geldiler. Bu arada onlar 6 kişi geleceklerdi fakat 4 kişi oldular. Tarık Dayısı, Babası , Annesi ve Serhat. Allahtan bu gelen dayısını tanıyordum da içim rahattı. Daha doğrusu onlar gelene kadar bende heyecan yoktu. Bir baktım camdan görünce " Anne söyle geri gitsinler " diyorum. O kadar heyecanlandım ki.Babasıyla ilk kez karşılacaktım bu yüzden ne yapacağımı bilemedim. Önce kapıyı açtım bekledim , sonra salona gittim , sonra tekrar kapıya gittim. Heyecandan nereye sığacağımı bilmiyordum. En sonunda kapının orada durdum . Kayınpederim içeri girdi elini öpmek için biraz cebelleştim sonra salona geçtik. Herkes oturdu ben ayakta kaldım :) Tarık Dayı da " Yağmur otursana ayakta kaldın " dedi bende nereye oturacağımı şaşırdım en az üç yer değiştirdim en son sandalye de oturdum.Bizim aileden de Ben, Teyzem, Annem, İlhan amca ve kızı Mehveş vardı.İlhan Amca orta yolu buldu diyebilirim.Daha doğrusu o konuştu Serhat'ın babası İdris Amca cevap verdi.Hatta bir ara o filmlerde gördüğümüz gibi sessizlik oldu. Herkes birbirine baktı ve gülmeye başladı.
Yemek servisine başladık fakat onlar da aç değilmiş. Koyduk ama yiyebildiklerini yediler. Annem o kadar pizza yapmıştı hatta 2 tepsi yapmıştı.Onlar aç olmadıklarından , annem diğer pişirmediği pizza'yı çıkışta Sevgi Teyzeye verdi. " İçime dert olur lütfen alın " dedi.
Bir ara İdris Amca benden su istedi ay ben bir heyecanlandım ama neyse ki dökmeden götürebildim..

                                       

Sevgilimin aldığı pasta da bir lezzetliydi ki anlatamam. Bizim Şirketin karşısında Dilim Pastanesinden almışlar.İçinde çikolata parçacıkları ve fıstıklar vardı.. Herkes her çikolatalı pastayı yemez. Ben en çok çikolatalı pasta severim fakat bazen bazı çikolatalı pastalar da baymıyor değil. Bu ne bayması o kadar lezzetliydi ki o gün heyecandan yiyemedim ama ertesi gün tadını çıkararak yedim. Yanına da Türk Kahvesi pek bir güzel oldu :)

Sevgilim bir ara " Çok sıcak oldu " dedi. İdris Amca da " daha bu ne ki daha çok terleyeceksin " dedi :)
                                         

Sevgiliyle o güne dair sadece bir tanecik fotoğrafımız var oda bu :) Neyse akıl ettim de bir ara mutfakta yakaladım çektim yoksa hiç fotoğrafımız olmayacaktı.Zaten diğer çektiğim fotoğraflar da çok aman aman değiller farkındayım ama heyecandan anca bu kadar çekebildim :)

Kısacası çok korktuğum gibi geçmedi.Allahtan daha önceden annesi ve dayısıyla tanışmıştım da onlar da benim için sürpriz olmadı. İdris Amca 'da gayet sıcakkanlıydı..
1-1.5 saat kadar oturdular. Kapıdan çıkarken İdris Amca " Bize de bekleriz " dedi. " Tabi " dedim başka birşey de diyemedim :)

Akşam Sevgilim eve gittiğinde " Müjdemi isterim. Seni sevmişler,hanım hanımcık , oturmasını kalkmasını biliyorlar" demişler.Ay ben bir heyecanlandım bir sevindim :) Ailemi de çok sevmişler.Size birşey söyleyeyim mi benim hatırladıklarım bu kadar gerçekten insan heyecandan hiçbirşey hatırlamıyor onu anladım..

                                                            Saygılar...


22 Ocak 2015 Perşembe

Kız isteme ve Söz öncesi Aileleri tanıştırma faslı

İnanın şu satırları yazarken ne kalbime söz geçirebiliyorum ne de ellerimin titremesine..İsteme ve söz faslı yaklaşıyor derken bir an da ailelerin tanışma faslı araya girmez mi.Şimdi diyeceksiniz " asıl olması gereken de bu önceden ailelerin tanışması gerekiyor " diye.Evet hak veriyorum fakat ben herşeyin söz günü olmasından yanaydım. Nedeni ise ,  Söz günü kalabalık olacaktık ve o anda dikkatler ben de değil herkeste olacaktı. Zaten sürekli yerimde de durmayacaktım bu yüzden çok fazla göze çarpma durumum olmayacaktı. Ama şimdi ne oldu dersiniz. Daha hiç tanışmadığım Kayınpederim , Sevgilime " Önce bir tanışalım sonra yüzükleri takarız " demez mi ? Eyvah eyvah bende bir heyecan başladı. Bunu öğrendiğim de Salı günüydü. O gün bugündür heyecandan başım ağrıyor , yemek yiyemiyor , her gün evde bir yerler temizleniyor , ayda bir ilgilendiğim odamla her gün ilgileniyorum..

Annesi , abisi , dayısı , yengesi , kuzenleriyle hep tanıştım . Fakat Kayınpeder ile tanışmaya çekindim.Söz günü tanışırız diye hep geçiştirdim. Aslında bunun sebepleri bende gizli, benim öz " baba " sıfatını taşıyan kişiyle aramda yaşanan bazı sıkıntılardan  baba " lara karşı önyargılı oldum..Neyse ailevi durumlar olduğu için geçiştiriyorum. Benim Annem bana yeter ..! Hatta artar bile.

Biz 3 kişi (Ben, Annem ,İlhan amca), onlar 6 kişi (Serhat,Annesi, Babası, Abisi ,Büyük Dayısı ve Yengesi) olacaklar ayrıca benim iki Teyzem de olacak. Temizlikti yemekti falan o gün bir hayli dört koldan saldırıcaz.Bir de akşam o yorgunlukla misafirlerimizi ağırlıcaz. Tatlı yorgunluk diyelim artık :) Asıl merak ettiğim ben o gün stresten birşey yer içer miyim ? Yemek yemezsem de migrenim tutar başım ağrır. Of of :)

Şimdi ne yemekler yapmayı düşünüyoruz onları yazalım . Fotoğraflar bana aittir bunu da belirtmek isterim :)


1) Pizza

Anneciğimin pizza'sı meşhurdur. Zaten bir pizzacı dükkanı açsak eminim ki hem çok sevilecek hem de çok iş yapacak. Ama tabi bunun için maddi imkanının gerçekten bir hayli fazla olması gerekiyor.Allah korusun batsan bile seni yıkmamalı..Ama zannetmem bu lezzetin tadına bir bakan eminim ki bir çok kez kendi gelip yiyecektir.Müstakbel kayınvalideme de Annemin pizzasını çok önermiştim. Kısmet bu zamanaymış :)


 2) Makarna Salatası

Abartısız söylüyorum ki bir sofra da makarna salatası varsa benim başka birşey yememe gerek kalmıyor o derece aşırı çok seviyorum. Her ne kadar kalorisi bir hayli yüksek olsa da kendimi durduramıyorum.


3) Zeytinyağlı Yaprak Dolması

Serhat'ımın en bir sevdiği yemektir. Çok sever.Bense tam tersi evet yerim ama Et'lisini daha çok severim.Hatta bayramlar da Anneanneciğim'e gitmek için sabırsızlanırım.Yalnız dolmayı yapmaya fırsat bulamıyoruz.Bende bizim şirketin hemen karşısın da Aslı Börek 'den 1 kilo dolma siparişi verdim :)

Aslında bir de tatlı olayı vardı. Annemle kurabiye alırız diye düşündük fakat karşı taraf getireceği için son anda vazgeçtik :) Yani sonuçta tanışma için gelecekler ve akşam gelmeleri 20.00-20.30 arasında olacak. Söz için daha fazla alternatiflerimiz olacak elbette ki o yüzden şimdilik bu kadar yeter. Eh bir de yanına çay da olmazsa olmaz olacak :)

Cumartesi günü için bana şans dileyin, dua edin :)
Saygılar..

15 Ocak 2015 Perşembe

Kız İsteme ve Söz Stresi


Zaman gittikçe daralıyor..Ben de ilk zamanlar heyecan vardı şimdi ise hem heyecan hem stres var.. Az kaldı sayılır artık.. Bir an önce o zaman gelsin de söz tarihini sizlerle de paylaşıyım :( Tarihi söylememe konusuna gelince daha önce ki postlarımda da sürekli bahsettim Nazar'a çok inanırım ve nazar değer diye korkuyorum. İstediğim o gün olmazsa gerçekten çok üzülürüm.Hastalık, ölüm kalım olmadığı sürece düşüncemiz o tarihe bakalım hayırlısıyla bekliyoruz :(

Bu süre içinde neler yaptım ve neler yapmaya devam ediyorum ona bakalım ;

* Elbiseyi bulmam uzun sürer diye düşünmüştüm fakat ikinci hafta da şak diye hiç düşünmeden Saks mavisi cici bir elbise aldım :) Tık Tık

* Elbisenin üzerine 2.5 yıl önce düğünlerde derneklerde giyerim diye Koton'dan aldığım siyah ceketimi giymeyi düşünüyorum eh tabi son anda bir değişiklik yapmazsam... Ceketimi Kuru Temizlemeye vermem lazım bunu da bir an önce halledeyim.

* Topuk boyu yaklaşık 5 cm olan siyah topuklu ayakkabılarımı giymeyi düşünüyorum.Bunu da yıllar yıllar önce hatta ben size söyleyeyim yaklaşık 6.5 yıl önce şu an ki çalıştığım yere girmeden önce almıştım.Genel Müdürlükte çalışıyorum ya kılık kıyafet ayakkabı klasik olur diye düşünmüştüm fakat bizim bölümümüz için geçerli değilmiş :) Bu yüzden zamanında 150 TL 'ye bayılıpta aldığım topuklu ayakkabılarımı sadece 2 kere giydim ve güzelce rafa kaldırdım kısmet bu zamanaymış :) Evde zaten aldığım 4-5 çeşit topuklu ayakkabım var fakat ben sadece bir tanesinde rahat ediyorum oda 12-13 cm Platform ayakkabılarımla. Eh onu da giyemezdim söz günü malum , kahve falan taşıcam şimdi hem rahat edemem hemde takılır düşerim falan rezillik diz boyu :)

* Eyvah eyvah ! Aklımdan çıkmıştı yazarken fark ettim İnce çorap almam lazım . Acil kısımdan Penti'ye uğramak gerek..

* Makyaj'ımı açıkcası kendim yapmayı planlıyorum. Sonuçta söz olacak abartıya gerek yok. (Böyle diyorum ama benim abartısız makyajım da nasıl oluyor onu ben bile bilmiyorum (= Malum ben yaptım mı ya tam yaparım ya hiç..Neyse bakarız artık o güne ..)

* Saç konusunda pek bir kararsızım.. Çoğu arkadaşım, önlerini kabarttırıp arkasından bir at kuyruğu yapmamı istiyorlar.. Ben de her seferinde " saçımı topladığımı nerede gördünüz siz. Benim başım ağrır " diyorum. Gerçekten de öyle yazdan yaza hattan tatilden tatile toplarsam toplarım saçımı oda alttan yani üstten de değil. Küçüklüğümden beri saçlarımla ilgili takıntım var ellenmesinden hoşlanmadığım için kuaföre bile çok çok çok özel bir gün olması lazım ki gideyim. Açık saçı seviyorum. Bu yüzden herkese , "ben dümdüz bir fön çektireyim , evlenince bile topuz yaptırmayı düşünmüyorum "diyorum :) Bizimkiler pek bir şaşırıyor.. Eh zevk ve rahatlık meselesi ne diyeyim.. Bir ara maşa da yaptırmayı düşünmedim değil tabi de söz olacağı için bence biraz da olsa doğal olmakta fayda var.

* Saç için kuaföre gittik ee French oje sürdürmeden eve dönmek olur mu.? Olmaz. Biz bayanların vazgeçilmezi French ojelerden de sürdürdük mü tamamdır. Bence o güne hazırım :)

* Kılık kıyafet, saç baş mevzusunu bitirdik. Planlarım bu yönde inşallah bir aksilik çıkmaz..
İnternette süslü , püslü tepsilerden bakıyorum kimilerini pek bir beğendim ama 100.00 TL'den aşağı değil :) Canım söz yapıyorum , evlenmiyorum ya. Bu kadar masrafa gerek yok. En fazla 50 TL veririm diyerekten çok beğendiğim bir tepsi buldum. Fakat karşı tarafa bir kaç tane soru sordum bana geri dönüşü neredeyse bir gün sonrası oldu ee beni de üründen soğuttu resmen.Sonrasında geri döndüklerinde , ürünü bulamadıklarını , şimdi güncelleme yaptıklarını ama fiyatın 55 TL'ye çıktığını söylediler. Neee.! 5 TL'nin lafını yapacak değilim fakat müşteri memnuniyetinin sıfır olduğunu gördüğüm için başka bir yerden farklı bir model tepsi aldım.Bunu da beğendim :)

* Ay tuhafiyeye uğrayıp kırmızı kurdele almam lazım ay pek bir heyecanlandım unutuyorum resmen :)

                       

* Eee en önemlisi geriye ne kaldı ? Yüzüklerimiz ..Biz aslında kasım sonu , aralık başı gibi Sevgilimle birlikte bir , iki kuyumcuya girdik..Beğendiklerimizin fotoğrafını çekeriz en azından kafamızda birşeyleri de belirlemiş oluruz diye düşündük..Sevgilim tutturdu " evli olduğumuzun belli olması için sarı altın almamız gerekiyor " dedi. Hayatım boyunca sarı renginden pek hazetmediğim için taktığım hiç bir yüzüğü kendime yakıştıramıyordum. Klasik bombelilerden düşündük. Belki benimkisinin üzerinde taşlar olur. .Ama ne bileyim. Evli olduğumuzun belli olması için illa sarı yüzük mü lazım ? =( Ben beyaz altın istiyordum ki şimdi herkeste çeşit çeşit yüzükler var..Bu konuda nasıl bir anlaşma yoluna gideceğiz inanın ki çok merak ediyorum. Yavaştan bu hafta sonu aslında baksak ne güzel olur.. Bir de kuyumcu demişti ki " Beyaz altın alın , sarı altın alan herkes evlendikten sonra geliyor beyaz altınla değiştiriyorlar. Daha zarif birşey alıyorlar " dedi. Bakalım neler olacak göreceğiz..

 Benim unuttuğum , eklemek istediğiniz veya öneri de bulunacağız şeyler varsa muhakkak yorumlarınızı bekliyorum.

                                                 Sevgiler...

7 Ocak 2015 Çarşamba

Yılbaşında neler yaptım ? 2014

      Bende yeni yıla belki birçoklarınz gibi PijamaTerlikTelevizyon şeklinde girdim :)
      Geçen sene Sevgilim yanımda yoktu Askerdeydi.. Bu sene de işinden dolayı yanımda olamadı.. Kendi kendime diyorum ki " Gerçekten doğruymuş,yeni yıla nasıl girersen o şekilde geçiyormuş " diye.

      2014 nasıl geçti.. Şöyle bir bakalım.. 2014 'ün yarısına kadar Sevgilinin askerliği nedeniyle birbirimizden uzak geçirdik.

                                               Sonrasında ilk kez beraber Büyükada'ya gittik , 



Anadolu kavağı'nda arkadaşlarımızla toplandık  mangal yaptık,



 Beraber Arsuz'a tatile gittik ,


                                        en güzeli de Doğumgünüm de Evlenme teklifi aldım :)

Daha bir sürü şey ama hepsini yazmam imkansız :)Üzücü olaylarda yaşadık mesela Soma'da ki Maden kazası ve art arda kesilmeyen maden kazaları.. İnsanların yüreklerini burktu..

Umarım bu yıl kazasız,belasız,huzurlu , sağlıklı bir yıl geçiririz. Benim bu yıldan çok umudum var..Söz, nişan evlilik koşturmacaları v.s. bu yıl olacağı için şimdiden heyecanlıyım. Her ne kadar düşüncemize göre 2016 yazına doğru evlenecek olsakta yine de kısmet bu işler..Allah nasip ederse olur..

Konudan uzaklaştık.. 31.12.2014 Çarşamba günü yarım gün mesaiden sonra çıkışta hemen alışverişe
gittim..

                                          

Kanat, içecek, meyve , kuruyemiş, çekirdek , cips aklıma ne geliyorsa aldım :) Soğuk , yağmurlu hava da kollarım koparak eve doğru yürüdüm..


Annem'i bekliyorduk. Fakat Annemin gelmesi uzun süreceği için bu sırada tv de neler var neler yok diye zaplıyordum. Baktım " Ben bilmem eşim bilir " var. Hemde ünlüler yarışıyor komik olur diye düşündüm.. Nitekim çokta güldüm..


Burada kulaklıkları takıp ağız okumaca oynuyorlardı. İrem Derici'nin eşi "Eğlence " diyor. İrem Derici " El ayşe " anlıyor.Ben bir kahkayı patlattım en son oyun bittiğinde İrem Derici " El Ayşe ne ya " diyordu. Seviyorum bu kadını hem dobra hem komik..Nitekim eşi de aynı komiklikte..İkisi de tam birbirini bulmuş...


Annem yoldaydı bizde ona sürpriz yapalım dedik. Salatayı, Patates kızartmasını, Kanat'ları hazırladık. Bir de mum koyduk masaya. Sıcak ve soğuk içecekler de yerlerini aldım. Ketçapsız olmazdı.Nitekim Burger King'den sonra Sarımsaklı Mayonez'e alıştım , bugün de alışverişte dikkatimi çekti onu da aldım.. Annem geldiğinde çok sevindi ve hemen yemeğe koyulduk..


Sanki yeni yıl gibi değildi. Bir de çok uykum gelmişti. Gözümü kapadım kapayacaktım da neyse bari 00.00'a kadar bekleyeyim dedim.00.00 olduğunda Köprü de her ne kadar havai fişek olmayacağını bilsem de tek tük bir patlama oluyordu. Asıl patlama bizim sağ binanın arkasında oluyordu onu da görmek imkansızdı :(

Milli Piyango çekilişine baktım da " yine zengin olamadım " dedim :) Zenginliğini bırakın bir Amorti bile yoktu =D Kısmet böyleymiş.

İyi seneler..
Saygılar..

5 Ocak 2015 Pazartesi

Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesislerinde Grup Seksendört ile Yılbaşı Eğlencesi


Bir yıl daha bitti yeni bir yıla başlangıç yaptık.. Umarım tüm güzellikler bu yıl hepimizin olur :)

Sevgili şirketimiz sağolsun bize Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde Yılbaşı Eğlencesi düzenlemişti ve herşey bir yana sürpriz bir konuğumuz vardı : Grup Seksendört.Ay ne de çok severim biliyor musunuz. O ilk şarkısı daha internette dolanırken "Hacettepeliler" diye adlandırılken ne dinlerdim " Kaderimde bu da mı vardı sevdiğimi başkalarıyla .." şarkısını.. Yaklaşık bir 10 yıl önceydi. Evet evet Lise sondaydım..O kadar büyük hayranlığım vardı ki..O dönemler canlı canlı dinleme fırsatını hiç bulamamıştım kısmet bu zamanaymış.. Eh gençlikten bu yana çok şey değişiyor hayatta. Eskisi gibi hayranlığın kalmıyor , yeni hayranlıklar ediniyorsun: Cem Adrian gibi.


Çıkışta servisler kalkacaktı fakat ben arkadaşımın özel aracıyla gittim. Güya önden gidip yer kapacaktım fakat ne hacet servistekiler bizden sonra çıkmalarına rağmen bizden önce gitmişler :)


Faruk Ilgaz Tesisleri ; Harika manzarasıyla önce büyülüyor sizi. Yüzme havuzu , kapalı spor salonu v.s. gibi özellikleriyle Anadolu Yakasının en gözde yerlerinden biri olmayı  
başarmıştır.Elit bir mekan olduğunu söylemeye gerek duymuyorum :)


Ortam güzel , geniş çaplı fakat tek kötü yanı Kokteyl olmasıydı.(yani en azından biz yemekli umuyorduk) öğle yemeğini saat 12.00-13.00 arasında yemişiz, acıkmışız, kokteyl olduğunu görünce hayal kırıklığı yaşadık.. Arkadaşlarla bir masada toplandık. Ee kokteyl olduğu zaman da çoğu herkes ayakta kalıyor.Masada , peynir , biber ilginç ilginç şeyler vardı. Gecenin sonuna doğru adam akıllı küçük sandviçler dağıtmışlar fakat onu da ben göremedim. Nedeni ise ilerleyen zamanlarda anlatacağım..İçecekler alkollü alkolsüz sınırsızdı.O kadar sınırsızlığın içinde sadece bir bardak sprite içtim o kadar :) Valla doğru söylüyorum. Ee açım karnım açken içsem ne fayda..



Kılık kıyafet konusuna gelince.. Ne pasaklı gitmişsin sen öyle demeyin :) Herkes free takılıyordu.Çünkü özellikle mail attıklarında " serbest kıyafetle gelinecektir " yazılmıştı.. Üst yetkililerimiz dışında ve cuma günleri haricinde bizler kot haricinde herşeyi giyebiliyoruz. Cuma, cumartesi hatta pazar günü kot giymek serbest. Biz bayanlar için aslında pekte sıkıntı yok da beyler için aynı şeyi söyleyemeceğim :)



 Program başlıyordu. Sahneye Sunucumuz olarak Ali Tınaz çıktı. Hatırladınız mı ? Bir dönem televizyonlara damga vuran " Biri Bizi Gözetliyor " yarışmasına katılmıştı..Ay programdan bahsediyordu fakat çok hızlı konuştuğundan ben pek birşey anlayamıyordum :)


Ali Tınaz, Seksendört öncesinde Sahneye şirketimizin amatör grubunu sahneye davet etti. Bir kaç şarkı söylediler ve sonra sahneden indiler.
İşte benim için heyecanlı o anlar başlıyordu.


Ortam karardı , bir anda sahne de rengarenk ışıklar belirdi. Kalbim güm güm atıyordu..Hatta ben kalbime söz geçirmeye çalışırken o anda sahneye çıktılar gidip Nuray'a sarılacağıma , Bayan Takım Liderinin koluna sarıldım :) O derece düşünün ..


Sahneye uzaklığımız bu kadardı. Önde de rahat rahat yer vardı.. Solisti Tuna " Yaklaşabilirsiniz " dedi. Önden biz ilerledik zaten .. Sahneye sıfır "Aklımı geri ver sende kalmasın " şarkısını hep bir ağızdan söylemeye başladık..




Bakın işte sahneye bu kadar yakınız.. Öyle konserlerde ki gibi " hurraaa "modu da yoktu =D Nasıl oluyor bu hurra demeyin sıkış tıkış değilsin , yer kapmak için çaba harcamıyorsun.. Geniş geniş arkadaşlarınla birlikte hep bir ağızdan çok sevdiğin grubun şarkılarını söylüyorsunuz.Harika bir duygu !


Şu iki fotoğrafı çekmek için pek uğraştık. Ya çektik biz gözükmüyorduk , ya seçtik Tuna gözükmüyordu. O kadar fotoğrafın için de en güzelleri de buydu :)


O kadar güzel eğleniyorduk ki  Orhan Gencebay'ın söylediği Dokunma'nın cover'ını ve Ölürüm hasretinle şarkısını dinleyemeden Nuray'ın gelip "... sapıttı " demesi bizi sahneden alı koydu =( İsmini vermiyim arkadaşımın fakat artık o saatten sonra bize eğlence yalan oldu..
Daha eğlence başlayalı ne olmuş 1.5 saat kız arkadaşımız sağolsun içip içip delirmiş =( Ay neye yanacağımıza şaşırdık. Onu eve nasıl götüreceğimize mi ,  İnsan kaynaklarından , Finans sorumlularına,Müdüründen Ceo'suna kısacası herkese rezil olduğumuza mı yanalım .. Bir bağırıyor anlatamam " aaaa yağmur ", " aaa nilüfer " diyor.. Sahneye yetkililer çıkmış orada mutlu mesut konuşma yaparken arada bizim kızın sesinin yükselmesi off of..Diyecek söz bulamıyorum bir kaç kişi tuttuk kolundan tuvalete götürdük. Tuvalette olur olmadık tanıdığı tanımadığı tüm insanlara "aaaa" diyor kucak açıyor..Elini yüzünü tıkadık lobide beklemeye geçtik.Zaten dışarısı fena soğuk , bir gün sonra da İstanbul'a kar yağdı.Düşünün biz o soğukta lobide dona dona kızın başında bekliyoruz hanımefendi kalkmış  içeride "Ankara'nın Bağları" çalıyor diye dans etmeye kalkıyor.Zaten ayağında problem var.Ameliyat olacak. Aksak Timur gibi dans da edemiyor bir anda bizim Nilüfer'in kucağına oturmaz mı.. Neyse tekli koltuğa aldık Nuray da o sırada poşet getirmişti bizde türk kahvesi söylemiştik. Türk Kahvesi geldiğinde zorla içermeye çalışıyoruz yamuk ağızla " Nilüfer bu şekersiz " diyor. Bizim Derya sanki çocuk kandırır gibi götürüyor fincanı güya şeker katmış gibi geri geliyor derken kuscam dedi.Nuray'da tam zamanlı poşeti getirmişti de ortalık batmadı..Fakat şunu söylemeliyim ki herkese ama herkese rezil olduk... Benim zaten kısıtlı vaktim vardı . Saat 19.30'u geçiyordu ben kalktım arkadaşım eve bıraktı. Benimde açlıktan Migren'im coştu eve kendimi zor attım...

Ertesi gün bizim o hatun gelmemişti. Arkadaşlara sordum da en son Nurayla bir arkadaş evine bırakmış.Ama bütün gece mahvetmiş herşeyi.En son hatta ona bir oda ayarlamışlar başında da İnsan kaynakları varmış..

Ya kızın taklidini yapıyorum bizimkilere de bir yandan gülüyoruz bir yandan lanet okuyoruz :) Eğlene eğlene 1.5 saat eğlenebildik..Bizim kızlarda aynen öyle gecenin sonuna kadar kıza bakmaktan eğlenememişler..gecemizi mahvetse de yine de güzeldi. Grup 84'ü canlı canlı dinlemek çok güzel..

                                                            Teşekkürler Sevgili Şirketim
                                                            Saygılar..

2 Ocak 2015 Cuma

Kayınvalideye Ziyaret ve Alışveriş

Bu hafta sonu müstakbel Kayınvalideme ziyarete gidecektim. Heyecan yine vardı fakat eskisi gibi değildim.Artık gide gele , telefonla konuşa konuşa alışmıştım. Oğlan annesi olmasına ve Serhat'a çok aşırı düşkün olmasına rağmen beni çok seviyor ve oğlundan kıskanmıyor :) Hatta kadının elinde olsa bizi hemen evlendirecek o derece.. Zaten Serhat'ım da  " Annem seni çok seviyor ,sen geleceksin diye hemen telaş yapıyor ne yapayım , ne hazırlıyayım , ne sever diye sorup duruyor bana " diyor.Ay Allah bozmasın diyeyim :)

27.12.2o14 Cumartesi günü yılın son haftasıydı bu nedenden ötürü olacaktı ki Ümraniye de iğne atsan yere düşmeyecekti.(genel anlamda da çok kalabalık ama neyse ) Önce kayınvalideme gittim. Söz olaylarını konuştuk " hayırlısıyla şu yüzükleri de bir taksanız " dedi :) Tam tarihi yine söylemiyorum fakat az bir zaman kaldı.. Büyük olasılık tam tarihi de söz'den bir kaç gün önce söyleyeceğim..Büyüsü bozulur diye şimdiden söylemiyorum kusura bakmayın olur mu :( Malum şimdi olmaz molmaz bi aksilik çıkar ..

2-3 saat  kayınvalideciğimle sohbet muhabbet ettik. Abartısız söylüyorum :) Saat 16.00'a geliyordu Sevgiliyle dondurucu soğukta Ümraniyeyi talan etmeye çıktık.Aslında benim işim belliydi geçen hafta birincil dereceden ihtiyaçlarıma bakıp söz elbisesini daha sonra ki bir zamana erteleyecektim fakat ne hacet :)  Koton'a girdik.Önce yılbaşı için çekilişte çıkan arkadaşa , Erkek bölümünden gömlek aldım. Sonra da bayanlar bölümüne indik..

                                             

Anaa ne göreyim Saks Mavisi Elbise bana gülümsüyordu :) Daha doğrusu Sevgilim " bak burada bir sürü elbise var hatta şurada ki nasıl " diye gösterince fark ettim. O saatten sonra bırakın kendime pantolon , bluz , pijama takımı bakmayı direkt elbiselere yöneldim.Bir de dışarı çok soğuk içerisi de çok sıcak olunca , üstüne üstlük insan kat kat da giyinince bir ofluyor bi pufluyor. Bu yüzden kışın böyle soğuk havalarda alışveriş yapmaktan hiç hoşlanmıyorum. İçimden sürekli birşeyler giyip çıkarmak gelmiyor ne yalan söyleyeyim. Velhasıl kelam , Saks mavisi , Bordo ve Siyahlı-beyazlı elbiseleri omuzuma attığım gibi doğru kabine :) Önce Siyah-Beyazlı olanı giydim güzeldi fakat hem kısa hemde göbeğim belli oluyordu, ay sonrasını hiç sormayın.Bordo renkli elbise iyi hoş güzeldi fakat giydim sanki  3 aylık hamile gibi göbüşüm çıkmaz mı.Ay bir psikolojim bozuldu anlatamam. En güzeli yukarı da ki Saks Mavisi oldu. Hem çok kısa değil. Hem tam oturdu.Gerçi ben gene kilo vermeye başlayacağım. Pek bir kilo almışım geçen baktım da 53 kilo olmuşum :( 50 'lerin üstüne çıkmayan ben ne oldu da şu 1-2 senedir bu kadar kilo alıp veriyorum anlayamıyorum :(

Elbise mi umarım beğenmişsinizdir.. Fiyatı da ne kadar mı . ? 40 TL. Şaka yapmıyorum :)Normalde 80 TL miş indirimle bu fiyata aldım. He oldu da başka bir elbise buldum onu giydim diyelim bu da yedekte durur düşünsenize 40 TL 'ye nerede markalı , kaliteli bir elbise alabilirsiniz ki ? Hem bu sene hem seneye çok sevdiklerimin düğünleri olacak o yüzden bu elbise bir kenar da dursun :)


Elbiseyi bulunca bir oh dedim zaten :) Diğer ihtiyaçlarımı bir ara alırım diye düşünerekten çıktık Bu arada Ümraniye'de iki tane Koton var. Biz Santral'dekine gittik yani Ümraniyenin girişine yakın.Sevgilimin şu an çalıştığı yerden dolayı takım elbise giyme gibi bir zorunluluğu var.İnanır mısınız yani saat sanırım 17.00 gibiydi bir başladık Ümraniye'nin dibine kadar yani Sondurak'a kadar gittik :) Sevgili sürekli o mağaza benim şu mağaza senin sürekli böyle yorulmuyor da anam babam . Takım elbise giyior, ayakkabı giyip çıkarıyor onun yerine ben yoruluyorum ama adam da tık yok.En son , Sondurak'ta büyük bir mağaza var. Takım elbiseleri satan Sevgilim oraya girdi, sonunda istediği gibi bir takım buldu ve onu aldı.Bu arada saat 19.00'a geliyordu düşünün yani benim işim yarım saat bile değildi ki Sevgilinin işi 2 saate yakın sürdü. Sevgilime " Aşkım artık istemeye gelince sende bu takımı giyersin " dedim. Aslında olabilir renkler birbirine uyumlu..

Sevgilinin takım elbise işini hallettikten sonra benim gücüm kalmadı 16.00 dan 19.00'ı geçiyordu biz sadece şuncağızcık şeyleri aldık. Anaam korkuyorum .. Evleneceğimiz zaman yatak odasıymış , koltuk takımıymış v.s. gözümde o kadar büyüyor ki anlatamam =) Allah şimdiden kolaylık versin..

                                                         İyi seneler
                                                         Saygılar..

Share