Bazen onedio testlerinden çözüyorum , orada "elinde bir güç olsa hangisi olsun istersin" gibi sorulara denk geliyorum. Ben hep " görünmez olmak" istemişimdir :) hayır görünmez olup ne yapacağım değil mi ? Aslında " ışınlanmak" daha mantıklıymış , bu yazıyı yazarken onu fark ettim.Mesela 1 saatlik öğle arasında Maldivlere ışınlanmak isterdim :D hadi o kadar da gitmeyeyim Çeşme'ye gider , oraları gezer , kumru yer geri dönerdim :D he bana bu gücü verince tek şartları İstanbul dışına çıkmamaksa ok sabah mesai 08:00'da başlıyor ya hoop hem daha çok uyur geç işe giderdim , hemde akşam 17:30'da çıkıyorum ya hop 17:31'de evde olurdum :D ne güzel hayaller değil mi ya ? Bildiğin olmayacak bir hayal üzerine konuşuyorum bir de planlar yapıyorum .
Bodrum |
Daha önce bu tarz postlar yazmıştım buraları bırakıp gitmeye dair.Şimdi diyeceksiniz ki bu kıza arada geliyorlar herhalde :) valla doğru arada acayip daralıyorum , bir de şunu fark ettim böyle bahar aylarına girmeye yakın bende inanılmaz bir gitme isteği oluşuyor sebebi ne bilmiyorum ? Tatile gidip gelsem bu istek daha da artıyor. Hani ben buraları terk etmeden bir yerlere yerleşmeden bu isteğimden vazgeçmeyeceğim.
İş yerinde vakit buldukça o kadar çok forum siteleri ve blogları okuyorum ki artık Google'da kaçıncı sayfaya geldim hatırlamıyorum , bildiğin artık okunacak bir şey kalmadı diyebilirim.He tabi bazı siteler yasaklı oralara giremedim , oralara da öğle arasında telefonumdan girdim. Size yazdığım o günden beri hatta o günden de daha öncesi var sürekli okuma , araştırma peşindeyim ve soruyorum İstanbul'da bizi tutan ne ?
İstanbul'da veya
büyük şehir de bizi tutan ne ?
Aile.. ki ben aileme çok
bağlı bir insanım mesela hep dua ederim Allah Annem'e uzun ömürler versin
diye.Ama insan bazen o kadar çok bunalıyor ki trafikten , kaostan ,
pahalılıktan hiçbir şeyi gözü görmüyor diyebilirim.Annem bana gelmese ,
herhalde ben ayda bir anca görürüm Annemi. Mesela en son kayınvalidemlere bile
yemeğe 2 ay önce falan gittik diye hatırlıyorum . He Serhat'ı babasının
dükkanına yardıma gittiği zamanlar da zaten görüyorlar ama bir akşam yemeği
için 2 aydır görüşmüyoruz ki bu insanlar bana yürüyerek 7-8 dakika , motorla 1
dakika uzaktalar. Neden gidemiyoruz biliyor musunuz çünkü zaman çalışan
insana çok kıymetli. Benim için 1 dakika bile çok kıymetli. Eve gidip bende
biliyorum yayıla yayıla yemek hazırlamayı , sofrayı kurmayı , dinlenip
bulaşıkları yerleştirmeyi varsa çamaşırları asmayı.Ama öyle bir imkan kendime
tanımıyorum. Eve gidip yemek hazırla,ye,topla,yerleştir,diğer işleri hallet
oturmam en erken 20:00 oluyor bana kalan zaman ya 2 saat ya 2.5 saat..Yani bir
insanın dinlenmesi için 2-2.5 saat az.Zaten gün boyu ister istemez yoruluyorsun
bir de trafik çekiyorsun , trafik zaten bütün işte ki yorgunluğuna bedel.
Çocukların geleceği , onların kurulu düzeni. Evet çocuğunuz varsa zaten iki katı daha titiz
davranmak zorunda kalıyorsunuz. Çocuğum burada nasıl büyür , sağlam bir okul
var mı , şimdi ki düzeni bozup yeni yere adapte olabilir mi, arkadaşlarına
alışır mı veya arkadaşları olur mu , merkeze ne kadar uzaklıkta ,
hastalandığında hastaneye götürmek için ne kadar yol gitmek gerekir v.s.
haklılar da zaten benim amacım çocuk olmadan böyle bir maceraya atılmak.
Sosyallik derseniz biz zaten çok sosyal bir insan değiliz
daha doğrusu Serhat değil.. hani her hafta kahvaltılara veya yemeklere
gitmiyoruz. Ayda bir kere de olsa konsere , sinemaya veya tiyatroya gitmiyoruz ,
canımız sıkıldığında Şile, Ağva ne bileyim İstanbul’a yakın yerlere kaçmıyoruz,
gece hayatımız zaten 0 hiç yok , arkadaşlarla buluşma derseniz ya biz
arkadaşlarının evine gidiyoruz ya onlar bizim evimize geliyor hani en son
dışarda ne zaman bir arkadaş grubuyla toplandık diye sorarsanız galiba yazdı o
da ani olmuştu , arkadaşları Ümraniye’ye gelmişti o sayede görüşmüştük yani
gördüğünüz gibi pek de “ sosyal “ bir insan olduğumuz söylenemez bildiğiniz “
asosyal” sınıfına dahiliz.Yani demek istediğim gideceğimiz yer de bunların
hiçbiri olmasa da olur , İstanbul gibi bir şehir de bile biz bunları
yapamıyorken başka bir şehirde yapmamışız çok mu.
Herhalde büyük şehir de
kalmanın en önemli nedeni ise maalesef İŞ ; Bir
beyaz yakalı çalışan olarak herkesin hayali , sahil kasabasına yerleşmek ,
kendi bahçesini ekip biçmek , kedi-köpekle ilgilenmek , yazları mis gibi denize
girmek , kışları ise yakın çevreleri gezmek , sakinliği dinlemek gibi. Plazalar
da , büyük şirketler de , hatta sanayinin içinde sıkışıp kalmış insanların
hepsinin hayali bu. Eskiden insanların
sadece emeklilik hayali buydu şimdi ise 30 - 40 yaş arasında ki
herkesin hayali oldu. Ben her ne kadar 28 olsam da 30 yaş grubuna dahil
ediyorum kendimi. Okuduğum bloglarda da hep genç kesimin bırakıp gittiğini ve
bırakıp gitmekle kalmayıp oralara tutunduklarını gördüm , yazılarını okurken
"mutlu olduklarını" resmen hissettim.
Kenarda birikmiş parasıyla
gidenler mi , evini arabasını satıp gidenler mi, yeniden iş kuranlar mı v.s.
kısacası her türden insanın yazılarını okudum. İstanbul'da veya büyük şehir de
bizi tutan şeylerin en başında " İŞ " geldiğini göz ardı edemeyiz. İş kurmak için de sağlam bir paran
olması lazım , tutunamazsan bile kendini yeniden toparlayabilmek için üç beş
bir şeylerin olması gerekiyor. İş bulmak dersen ; iş bulmak adı üstünde "
yazlık " yerlerde pek kolay değil anca turizm sektörü o da yaz bitince
sende bitiyorsun , karınca gibi bir hayat yaşaman gerekiyor , bu da ev kirana ,
faturalarına yetecek mi ? En önemlisi de bir sonra ki yaza sen hala orada
çalışabilecek misin , bunun garantisi var mı ? Mesela en şanslılar kesinlikle Home
Office çalışanlar . Bende çalışmadığım zamanlarda çok baktım home
office işlere ama aklıma yatanı bulamadım. Önce bir firmada çalışıp , sonra
onlara teklif sunman lazım ki bir tık daha şansın olsun.
Son dönemler de özellikle
yazlık yerlerde yaşamaya başlayanlar da veya köye yerleşenler de gözlemlediğim
bir şey var oda " Home Office " çalışanlaı . Bu gerçekten çok
mantıklı . En azından şöyle bir şey var ki sen " işini garantileyip"
gitmiş oluyorsun bu da senin için avantaj.He dersen ki" ben ekip biçicem ,
hayvancılıkla uğraşıcam " bu senin tercihin hayvancılık dediğim de kümes
hayvancılığından ne kadar gelir elde edebilirsin ? Büyükbaş olsa bir tık daha
şanslısın ee onun içinde yine üç beş birikmişin olması lazım.Bilmiyorum
yanlışım varsa düzeltin..
Home Office bir iş bulmam
lazım ve nasıl bir iş yapacağım onu da bilmiyorum.Çağrı merkezleri oluyor Home
Office ama hep satış odaklı veya gece saatlerinde . Şöyle sabah - akşam arası ,
hafta sonu olmayacak bir iş olsa ve her şeyden önemlisi satış ağırlıklı bir iş
olmasa mesela evden çalışma olayına sıcak bakıyorum . Kaç yıllık deneyimim var
. Mesela şu an ki işimi taşıyabileceğimi bilsem oralara hiç beklemem biliyor
musunuz anında tası tarağı toplarım giderim Serhat'a da iyi kötü bir iş
buluruz. En azından gittiğimiz de birinin işi sağlam olsun ki diğerimiz bir
şekilde iş bulur. Serhat'ın iki işi var zaten en kötü DJ'lik işlerine
yoğunlaşabilir.
Home Office iş dışında
gidenler geçimini nasıl sağlıyorlar mesela , ekip biçerek mi yada kendi
işlerini mi kuruyorlar ? gidenlerin hepsi de home office çalışmıyordur herhalde
:) İş konusunda çok fazla detay göremedim ya ekip biçmekten , ya home office
çalışmaktan bahsediliyor hep.Hani gidenlerin hepsinin hali vakti yerinde mi ?
Hali vakti yerinde olmayan bir insana da pek rastlamadım açıkçası , tarımla
uğraşıp mı gelir sağlanıyor , hayvancılıkla mı uğraşıyorlar veya kendi işlerini
oraya mı taşıdılar v.s. aslında bu konularda daha detaylı bilgi almak istiyorum
ve ne yazık ki bunlarla ilgili çok fazla yazılara denk gelemiyorum. Daha çok
taşınma süreci , neden taşınılmak istendiği , ekip-biçilen araziler v.s. bunlarla
ilgili bilgi görüyorum .. sizler bana bu konu da nasıl yardımcı olabilirsiniz?
İşin maddi kısmı evet çok önemli yalnız benim için öncelik iş. Home Office iş
yapabilir miyim ? Nasıl bir işe girişip de borç harç olmadan kendi yağımızda
kavrulabiliriz ? Çok fazla kazanç istemiyorum benim istediğim evimin kirası
faturalar ve mutfak ihtiyacımız karşılansın . Çok fazla paraya gerek yok yeter
ki huzurum ve sağlığım yerinde olsun.
Geçenlerde , kim olduğunu
söylemeyeyim de , bizim aile tarafından değil , bana sordu “ servisin var mı ? Cumartesi
çalışıyor musun ?“ diye bende “ Hafta sonu çalışma yok , zaten benim iki
seçeneğim vardı 1 ) Hafta sonu olmasın 2) Eğer uzaksa servis olsun , servis
olmasaydı 5000 tl verseler yine gitmezdim , anca o tarafa yakın otururdum ,
sabahın 6 sında metro, metrobüs , metro mu yapacağım ? 3 vesait gidip üç vesait
dönemezdim “ dedim . Bana , x kişi “5000 tl bana verseler , ben çocukları
Anneme bırakıp giderdim “ dedi . 5000 tl gerçekten mübalağa ettiğim bir rakamdı
ama bir şey diyeyim mi gerçekten gitmezdim anca evi buraya taşırdım burada ki
kiralarda 2.500-3.000 tl arasında. Bir de sabah boş olduğu iddia ediliyor
yolların . Eee pardon da sabah boş olsa yollar ben neden 6:38 de servise
bineyim ki ? Boş olsa saat 7’den önce binmezdim ki bizim oradan direkt
Cevizlibağ tarafına giden otobüs var sabahın 6:30’un da bile nasıl tıklım
tıkışık. Bir de ben sabah metroya yürüyeceğim , koştur koştur Altunizade
metrosunda inip Metrobüse bineceğim (ki altunizade metrobüs tv’ye bile çıkmıştı
o kadar uzun ki o metrobüs yolu in çık in çık sürekli böyle) , Metrobüs’ten
Zincirlikuyu’da inip yürü babam yürü metroya tekrar metroya bineceğim bir de
bunun aynısı da akşama da yapacağım ölme eşşeğim ölme.. Yani ben parasında
değildim ki bana şu an ki asgari ücreti bile verselerdi ben giderdim sonuçta
servis var , yemekhane var..
Neyse bir de bunu bana
söyleyen kişi ömrü hayatı boyunca hiç çalışmamış biliyor musunuz :D hani güler
misin ağlar mısın. Sen ömründe çalışmamışsın , çalışmak nedir bilmiyorsun ,
sabahın 6’sında kalkıp yollara düşmek nedir bilmiyorsun , metrobüslerde sabah
saatlerinde ve iş çıkış saatlerinde tıklım tıkışık olduğunu , boş gelen
metrobüse binmeye çalışıp binemediğini , yeni geleni beklediğini ve böyle böyle
10-15 dakika geçtiğini bilmiyorsun, bir de bayanız yani , erkek olsan hurra gir
değil mi ama maalesef o kadar sapığın kol gezdiği bir yerde bir bayan olarak
dikkat etmen gerekiyor , eve gelip yorgun argın yemek yapmayı , etrafı
toparlamayı he bir de çocuğun varsa ona da vakit ayırmanın ne demek olduğunu
bilmiyorsun. İşte böyle konuşanlara inanılmaz sinir oluyorum , yanlış
anlaşılmasın bu kişi sevdiğim bir insanda. Sizce haksız mıyım yani ? Hiç
çalışmamış bir insanın böyle bir şey söylemesi çok mu normal , evlisin , çocukların
da var daha küçükler , dayanamazsın ki en fazla 1 ay sonra by by .
Ben bilmediğim bir şey
hakkında yorum yapmam ,fikir sunarım ama doğrudur ama yanlıştır diretmem .
Şimdi ömrü hayatım boyunca çalışmasam bile , çalışan insana her zaman saygı
duyarım hatta hem çalışıp hem evli olup hem de çocuğu olan insanlara iki katı
saygı duyuyorum bende evde kaldım boş vaktim bolca oldu o zaman bile çalışan
kadınlara hep imrenirdim valla “”helal olsun nasıl yapıyorlar “derdim. Ev
hanımlığı da kolay değil ama çalışan bir kadın kadar da zor değil. Evdesin her
şeyini yapabilirsin temizlik ütü çamaşır , çocuğun varsa onun bakımı. Ama
çalışan insan hem işte çalışıp hem evde çalışıyor evet belki yemek konusunda
kolaya kaçıyor olabilir belki bir makarna bir kahvaltı hazırlıyor belki
dışardan söylüyor.Ama çalışmayan kadın öyle mi sana “ evdesin niye yapmadın
gözüyle” bakarlar ve zaten çalışmayan bir kadın da ne bileyim yanlış
anlaşılmasın ama gezmesinin , konusunun komşusunun derdine düşmesin evinde
yemeğini yapsın sonra ne yapıyorsa yapsın. Ben evde durduğum o 1.5 sene eşime
sorun hiçbir akşam kahvaltı hazırlamış mıyım , hiçbir akşam yemeksiz bırakmış
mıyım ? He bazen 3 çeşit değil 2 veya 1 çeşit oluyordu ama muhakkak oluyordu.2
sene olacak evleneli bir kere bir hata sonu evde tadilat vardı alışverişe
çıkamamıştım onda kahvaltı hazırlamıştım , bir kere de çalışmaya başlayınca yani
toplasan iki kere.. ev hanımları bazen gezmekten fırsat bulup yemek yapmıyor
çok şahit oldum , valla size bir şey diyeyim mi ben evde yemek yapacağım gün
biri beni çağırırsa dışarı bile çıkmazdım , içime dert olurdu.
Bazen sabredecek gücümün
kalmadığını düşünüyorum . Arayan müşterilere karşı , gördüğüm aynı yüzlere
karşı , sabahın erken saatlerinde kalkmaya karşı.Geçen gece ağlayacaktım bile ,
bir karın ağrısıyla kalktım sonra “ of çalışmıcam” ya diye söyleniyordum.
Çalışmanın avantajları olmuyor mu oluyor elbette , kendime harcama
yapabiliyorum , istediğimi alabiliyorum , kenara zor günler için para atmaya
çalışıyorum , en basiti kiramı ödüyorum.Ama bazen o kadar yorgun kalkıyorum ki
yataktan , başım dönmeye başlıyor , bazen baş ağrısıyla kalkıyorum , dişlerimi
sıkarak uyanıyorum. Hani hayatına devam ettirmek için çalışmak şart yalnız
mutsuz olmak gerekmiyor. Mutsuzum yani bundan ötesi yok. Ben İstanbul’da
mutsuzum , huzursuzum . Bu yüzden taşınmak , sıfırdan bir hayat kurmak
istiyorum. İstanbul’a ziyarete geldiğimde koşa koşa geri dönmek istiyorum.
Böyle uzun uzun yazıyorum ya
aslında bir nevi içimi döküyorum. Biraz da olsa rahatlıyorum. Bir gün evden
markete diye çıkıcam artık beni Ege’de bulursunuz J
Saygılar..
SÜREKLİ VE SÜREKLİ IŞINLANMAYI HAYAL EDENLERDENİM BEN, DOLDUR BİR ÇAY EFKARLANDIM
YanıtlaSilSorma bende ne zamandır bayağı efkarlıym aklıma bir şarkı geldi . Efkarım birikti sığmaz içime :)
Silaynen :)
SilHem mutsuz olduğumuz bir yaşam sürmek hem de bunun için gece gündüz çalışmak ne kadar saçma. Ama şartlar öyle gerektirdiğinde yapacak bir şey olmuyor. Ben o tür yazıları okumak bile istemiyorum. Bazen mutlu insan görmeye tahammül edemiyorum. Çok çirkin bir durum ama ulaşamayacağım şeyler görmek moralimi çok bozuyor. Moralimin bozulma sebebi daha çok şu sebepten. Her şeyin bizim elimizde olmasına rağmen bir şeyler yapamamamız, bazen cesaretsiz olmamız. Çok konuştum. Çoğu kişi daha çok gençsin neden böyle düşünüyorsun diyor; ama çok mucizevi bir şey olmazsa insan geleceğini kestirebiliyor. Neyse ben pek iyi hissedemedim şu an. Bu arada home office çalışan bir arkadaşım var çok da genç. Senin için onunla bir konuşacağım. Çünkü pek bir geliri olmadan başladı bu işe. Detayları yazarım. :)
YanıtlaSilBence gayet güzel konuştun canım , içimde biriktirdiklerimi anca bu kadar güzel özetleyebilirdin ben biraz uzun yazmış oldum :) konuşursan çok mutlu olurum tatlım . Nedir ne değildir açıkcası biraz öğrenmek istiyorum da :) detayları bekliyorum .
Sil