1 Ekim 2015 Perşembe

Üsküdar Aktürk Düğün Salonu

6 Eylül Pazar günü canım arkadaşımın en güzel gününde buluştuk.


Hava inanılmaz sıcak , trafik bir var ki sormayın. Biz motorla gittik. Üstüme hırka bile almadım.Beyaz kapri pantolon , pembe-beyaz kısa kollu gömlek , pempe topuklu ayakkabılarımla bindim motora :) Saçlarımı da dalgalandırmıştım ama söndü gidene kadar. Motor tepesinde normaldir. Ama iyi ki de motorla gitmişiz inanın yetişemezdik. Saat 13.30 civarındaydı vardığımızda. Nurayla konuştuk onlar Beykozdan geliyorlardı trafikte kalmışlar yaklaşık 2 saat trafik çektikten sonra varmışlardı.


Doğancılar yokuşuna çıkarken hemen solda kalıyordu düğün salonu bu yüzden bulmakla hiç zorlanmadık.Daha vakit olduğu için hemen Nilüferciğimin yanına uğramıştım. Bembeyaz gelinliği , saçı ve makyajıyla harika görünüyordu. Maşallah :) Etrafta fotoğrafçı yoktu bende fotoğraf makinamı çıkardığım gibi sevdiceğime verdim bir kaç fotoğraf çektik. 


Nilüfer'e " ayakkabının altına isim yazdın mı " diye sordum oda yazmamış yanımda tükenmez kalem vardı yazdırdım. Sonuç : Hiçbirimiz silinmemişiz :)

                           

Serhatla birlikte düğün salonuna geçtik. Geçmeden önce de Nilüfer Nedime Bilekliği verdi :) Sevdiceğime bağlattım..


Düğün salonu çok büyük değil iki katlı üstte de masa ve sandalyeler var fakat tek sıra halinde dizilmişlerdi.Oynama alanı orta derece de. Yani ne dışarı taşıyorsun , ne sıkışıyorsun bu konuda gayet iyi. Salon girişin alt katındaydı hem havanın sıcaklığı hem salonun sıcaklığı fenaydı.Yerler çokta dolmuştu biz bayağı arkalarda kalmıştık.


Sevdiceğimle çıkış anını bekliyorduk. Makinayla fotoğraf çekmek yasak olduğu için telefonla ortamdaki ışıkta anca bu kadar çekebiliyordum. Kimse de gelmemişti. Elif , Selda, Nuray onların hepsi trafikte kalmıştı. Zaten biz Elif'i hiç görmedik düğünün bitişine az bir zaman kala gelmiş :)



Çıkış anı geldi çok arkalarda kalmıştım.Bu yüzden hem net göremiyordum hemde fotoğraf çekemiyordum . Çektiklerimde pek net olmuyordu :( 

Çıkış Parçası : Christina Perri ft Steve Kazee- A Thousand Years (Şafak Vakti)
Dans Müziği :  Esin Engin - Pervane


Nuraylar ikinci dans müziğinde gelmişti. Selda ve eskiden yine bizim şirkette çalışan Huriye arkadaşımız daha sonra geldiler. Huriş bebişi Şafakla birlikte gelmişti :)

Takı kuyruğu hemen başlamamıştı. Dans edildi , pasta kesildi , göbek atıldı derken saat 15.00'dı takı başladığında.. Eski düğünlerde varya " gelinin annesinden " , "damadın babasından " diye aynı öyleydi. Ben bir an şaşırdım sonra da biraz güldüm adamın sunum tarzı da komikti. Neyse biz takı kuyruğuna girmeden bi dışarı çıktık. Döndüğümüzde Nuray takı kuyruğuna girmişti. Bizde onun yanına geçtik.  Takımızı taktık toplu fotoğraf çektirdik ama alamadık :( Çıkışta işimiz vardı takı da devam ediyordu. Kimse de bize fotoğrafı getirmedi bizde kalktık...

  Sadece bir kere oynamaya kalktım o kadar :) Ayağımda ki topuklu ayakkabılar da beni bayağı bir yordu çıkışta babetlerimi giydim ..

                                                  Onlar erdi muradına biz çıkalım kerevetine
Saygılar..

2 yorum:

  1. Topuklu ayakkabılara fazla dayanamayıp rahatlıktan yanayım ben de aynı taktiği uyguluyorum :))
    Arkadaşınızı da evlendirmişsiniz, darısı sizee :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Giderken topuklu , oynamaya başlayınca babetlere geri dönüyorum canım :)
      Darısı tüm bekarların başına..

      Sil

Share