Evlilik Yıldönümü Kutlaması / 1. yıl

24 Nisan Pazartesi günü evleneli tam 1 sene oldu bu sıralar iş görüşmelerine gidiyorum bırakın blog yazmayı eve bile zaman ayıramaz oldum. Bugün de eşim işe gittikten sonra tekrar uyumayı demedim ı ıh olmadı bende etrafı topladım,kahvaltımı yaptım,geldim blog yazmaya ☺

Biz evde kutladık daha doğrusu bunun için hiç konuşmadık. Ben çalışmıyorum , eşim şu an tek iş yapıyor ( mayıs itibariyle DJ'lik işlerine çok şükür başlayacak) masraf olsun istemedim yoksa ben kendimi biliyordum başının etini yerdim. Çalışmamak böyle durumlar da zor oluyor ya tek maaş + kira neyse ki yaz geldi de en azından doğal gaz faturası standart gelecek. 

Yemek masasını hazırladım normalde günlük bu yemek takımını kullanmıyorum bugüne özel çeyizimi çıkarttım ☺Amerikan servislerim benim var ama bunu Havvacığım ev hediyesi olarak almıştı o yüzden yine bugüne özel ilk defa çıkarttım.Masayı süsledim,nikah sırasında çekilen fotoğrafları koydum (hala albüm almadık), nikah şekerlerimizi koydum aslında davetiyeyi de koyacaktım da daha hazırlanacaktım o yüzden unuttum ☺

O gün ki menüm ; Mercimek çorbası , karnı yarık , pilav ve cacık .

Eşimin en sevdiği yemeklerden biridir karnı yarık daha önceden de yapıyordum ama bugüne özel ayrıca bir yapayım dedim. 

Eşimi aradım "şuradayım " dedi bende 10 dakikaya gelir diye düşündüm hemen mumları yaktım.

Eşim bir 15-20 dakika oldu gelmedi Allah Allah diyorum mumlar da sönecek.

Kapı çaldı bir açtım elinde çiçek ben şok ☺ Neden şok beklemiyordum hani diyebilirsiniz (etrafımdakilere anlattıklarım da) diyor " yıl dönümünüz alacak herhalde" , " ee alması lazımdı" diye. Eşim sevmiyor ciddiyim özel günlere karşı adamın alerjisi var resmen ☺daha önceden de söylemiştim doğum günlerini bile benimle kutlamaya başladı hiç doğum günü kutlamamış aileden de gelen bir şey bu. Ee çocuğa  bunu aşılarsan çocukta ne görüyorsa onu yapıyor o yüzden suçlamıyorum bende bu durumları çok sonra öğrendim. Biz hala ailecek doğum günü kutlarız , ufak çaplı pasta alıp üfleriz maksat hep beraber olmak doğum günleri insanı bir araya getiren şey çünkü.

Bizim burada yapma çiçek satan bir yer var gidip gelip hep gözüm çarpıyordu eşime de diyordum " alır mısın " diye ama oralı olmuyordu neden almadığı belli oldu bugüne saklamış ☺ Ben çok beğendim , salonuma koydum biraz daha dursun daha güzel bir yer bulacağım çünkü bizim kuş üstüne konuyor üstüne konmasından ziyade pisler diye korkuyorum .

Fotoğraf çekerken ışığı açtık sonrada tekrar kapattık☺

Sessiz sakin bir ortam da mum ışığında yemek yedik herhalde çok uzun zamandır yapmadığımız şeydi hatta evlendiğimizden beri hiç yaptık mı hatırlamıyorum bir ara bu kar yağdığında elektrik yoktu ya işte o zaman mecburi yaptık ☺

Seni Seviyorum Aşkların En Güzeli ❤

Allah herkese sevdikleriyle birlikte uzun ömürler geçirmeyi nasip etsin.

Saygılar..

Evlilik Yıldönümü / 1.yıl

Bugün bizim Evlilik yıldönümümüz tam 1 yıl oldu ☺

Ne kadar çabuk geçiyor zaman geçen sene şu zamanlarda fotoğraf çekimindeydik . 

Evliliğimizin ilk zamanlarında sanki zaman hiç geçmiyor gibiydi belki uzun yıllar flört ettiğimizden , belki evliliğe alışma sürecinden bilmiyorum ama şu an bir bakmışım ki 1 sene olmuş.

Allah herkese sevdikleriyle birlikte mutlu , huzurlu , sağlıklı bir yaşam sürmeyi nasip etsin.

"Ben seni kocaman bir yürekle sevdim , gözlerim değil yüreğimdi seni gören.

Sen damarlarımdaki kana karışıp , geldin oturduğun yüreğime.

Bir başka yerde olamazdın zaten..!"

Seni Seviyorum Aşkım ❤

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun

Tantavi Sosyal Tesisleri / Ümraniye

16 Nisan Pazar günü eşimle önce oylarımızı kullandık daha sonrada havanın güzelliğini fırsat bilerek kendimizi Tantavi Sosyal Tesislerine attık. Bu arada daha önceden de söylemiştim eşimle ikametlerimizi aynı anda aldırmadığımız için ayrı yerlerde oy kullandık , eşimin oy kullandığı okulla sosyal tesis birbirine çok yakındı hava da güzel olduğu için motorla gittik inanır mısınız ona rağmen sıcak bastı bizi.Bizim ev kuzey cephede olduğu için serin oluyor eve aldanıp montlarla çıktık yandık resmen ☺

Biz buraya ilk 2013 yılında gitmiştik zaten o sene açılmıştı.  Tantavi Sosyal Tesisleri yazan yerin üstü restaurant o gördüğünüz alan açık alan , bir de kapalı alanı var. 2013 yılında gittiğimizde açık alan restaurant kısmında oturabiliyorduk (sigara içiminden dolayı,o zamanlar hatırladığım kadarıyla camlar yoktu) yalnız bu sefer gittiğimizde o alanda da içilmediğini gördüm hoş ben sigarayı bıraktım ama eşim maalesef ki devam ediyor ! Neyse restaurant kısmında oturduğumuz da oranın bir sosyal tesis olduğunu birine söylesek inanmazdı çünkü o kadar lüks ki zannederseniz boğaza nazır bir restaurantta yemek yiyorsunuz , fiyatları da gayet uygundu.

Biz eşimle aşağı kısma indik , restauranttan ayrı aşağıda yine çay kahve satan küçük bir büfe yapmışlar daha bir sürü şey vardır da sıcaktan bunaldığım için eşim sıraya girdi bende yer aramaya başladım.

Bu kısımda çocuklar için park var bir de bizim gibiler için ne bilim sadece çay kahve içmek için gelenlere yapılmış çardaklar var öyle bir iki tane değil bayağı var sayamadım. Hatta bunların bile bir kısmında cam var orada sigara içilmiyor , cam olmayan kısımlarda içilebiliyor.

Yer bulmam kolay olmadı , bir masa boşaldı da oraya oturdum.Eşimi beklemeye başladım.

Bir baktım eşim elinde kahve bir de kendine elmalı soda almış geliyor. "Aşkım ben çay bekliyordum senden " dedim oda " değişiklik olsun diye Türk kahvesi aldım " dedi. " Ee aşkım bari sütlü kahve yada üçü bir arada alsaydın ya " dedim ☺ Türk kahvesini severim ama çok aramam bazen akşam üzeri kendime yaparım yada arkadaşlarla bir araya geldiğimiz de. Ben daha çok sütlü Türk kahvesini seviyorum Türk kahvesini suyla yapacağıma sütle yapıyorum gayet lezzetli oluyor ☺

Osmanlı Tarihi kitabı eşime ait, ben de ipadimi yanıma almıştım eşim kitap okurken bende oyun oynadım☺ Yeni kitaplar almam lazım evdekiler bitti bu yüzden bir daha gideceğim zaman bende kitap alacağım yanıma.

1.30 saat falan kaldık bayağı iyi geldi diyebilirim.

Bu arada fotoğraflar eşimin moturunun kaskına takmak için aldığı SJ4000'le çekildi küçücük boyu var türlü türlü huyu var ☺ Taşıma açısından gayet iyi , kullanışlı , görüntü kalitesi belki bir telefonun ki kadar iyi olmasa da yine de bizi idare ediyor. Bir de su altında çekme özelliği de varmış işte ben buna bayıldım , bayıldım bayılmasına da su altı için nereye gideceğiz merak ediyorum tatil planı yok, ben işe giremedim , girsem de iznim olmayacak Ramazan Bayramında Kahramanmaraş'a gidecektik o galiba Kurban Bayramına ertelendi aman kafam dolu valla ☺

Allah hepimizin gönlüne göre versin.

Saygılar..

Evlenecek Çiftlere Öneriler / Ev

Alıntı

Yeni gelinler her şeyin en güzeline sahip olmak isterler ee haksız da sayılmazlar. Ömrünün sonuna kadar " Evet " dediği , bir tanecik eşiyle birlikte geçireceği "o güzel günlerin " temelini kesinlikle EV oluşturuyor.İster kira , ister size veya eşinize ait , ister ev satın almış olun Ev'iniz sizin her şeyiniz oluyor. Ben arkadaşlarımdan hep duyuyordum " Eski yaşadığım , bekarlık evime gittiğimde kendi evimi özlüyorum " diye hakikaten inanmazdım ama öyle oluyormuş ben nereye gidersem gideyim evimi özlüyorum..

Şimdi yeni evlenenlere tavsiyem kesinlikle öncelikli olarak yeni binalara bakmanızı tavsiye ederim. Evet İstanbul'da yeni binalar 1000 TL'den başlıyor (ki bu da İstanbul'un biraz daha uç kısmı diyebilirim) ama kafanız rahat olur neden mi ?

Alıntı

 Öncelikle şuna değinelim kızın veya erkek tarafının ailesinden kalan bir ev var bu evde eski 20-30 yıllık bir bina gönlünüz razı değil belki oturmaya ama en azından kira verme gibi bir derdiniz yok ve istediğiniz her şeyi yapmakta özgürsünüz. Mutfak dolaplarınız mı eski yaptırın , duşa kabin mi yok yaptırın , yerler mi kötü değiştirin ama yeter ki cebinizden kira için para çıkmasın. Kira da oturmak , kiraya verilen boşa para insanın içine oturuyor. Neyse baktınız bir kaç sene bu evde oturdunuz sonra ister satarsınız ister müteahhit'e verilmeyi beklersiniz İstanbul şartlarında stüdyo dairen varsa bile senden zengini yok !

Gel gelelim kızın veya erkeğin ailesinden kalan bir evi yok (şekil biz) işte o zaman bütün evler sizin oluyor ister ailelere yakın ister uzak sizi bu konuda kimse yargılayamaz (hoş ben yinede kendi anneme yakın oturmayı daha çok isterdim ama yine de aramızda bir vesaitlik yol var en geç yarım saatte yanımda) Bizim bina eski bina ,hani dışarıdan baktığın zaman 5-10 yıllık bina dersin fakat 20 senelik var , eski yani bildiğiniz.Eski ve yeni binalar arasında muhitine göre değişiyor kimisinde 200 TL oynuyor kimisinde 300 TL ve üzeri ama en azından yeni binanın eski binaya göre derdi olmuyor ya , arkadaşlarımdan biliyorum !

Benim evin mutfak dolapları

Biz bu evi evlenmeden 2.5 ay önce tuttuk yani bayağı erken çünkü şubatın başıydı tutulduğunda biz neredeyse Nisan'ın son haftasında evlendik boşuna kira verildi bir de bunun depozitosu bilmem ne..Biz ekimde Nikah tarihimizi baktığımızda eşim sürekli ev bakıyordu bende " daha erken ben görmedim bu zamana kadar yeni evlenecek olup da evsiz kalanı illa ki buluruz " diyordum ama yok paşam dinlemedi biz ilk baktığımız evi tuttuk oda bu evi bizde bulmadık kayın pederimin bir tanıdığının sayesinde bulduk.Sadece bir kere bakma fırsatı elde ettik ben,Serhat ve kayınvalidem. Hayır ben zaten anlamam , Serhat da anlamaz ev büyük 100 m2 salon , yatak odası , diğer bir oda daha var onlar büyük kayınvalidem de büyük ev sevdiği için beğendi fakat mutfak dolapları çok kötü yukarıda gördünüz milattan önce kalma ,  benim.1.60'lık boyumla anca ilk kata yetişebiliyorum bir bölümüne tabakları koyabildim , diğer bölümüne de süzgeçler,borcamlar falan annem ayrıca mutfak dolabı ve baharatlıkları koymam için raf verdi (Allah razı olsun kız anneleri bu konuda nedense daha duyarlı oluyor diye düşünüyorum çünkü etrafımdaki bütün kız anneleri bu şekilde erkek annelerine laf ettiğim düşünülmesin sakın ama en azından bizim durumumuz bu , benim Annem olmasa daha çok masraf yapardık bu eve ) biz ev sahibine söyledik kiradan düşün biz yaptıralım diye çok ilgili bir ev sahibim var anlatamam size olmaz dedi.Soracak olursanız alıştım artık alışmak zorunda kaldım ama evleneli 1 sene olacak benim hala daha söylendiğim zaman oluyor bir de tahta sert kapanıp açılıyor alışmışım ya başka birinin evine gidince yeni dolapları da sert açmaya sert kapamaya çalışıyorum bir gün elimde kalacak birininki de hayırlısı ☺

Benim beyaz eşyalarım inci gibi buzdolabı , çamaşır ve bulaşık makinesi üçü de yan yana duruyor çünkü banyo küçük ve yer yok.Banyoda da dolap yoktu yine Annem sağolsun evde kullanmadığımız bir dolap vardı onu verdi en azından içine deterjanları , kağıt havluları , sabunları üstüne de diş fırçaları işte eşimin spreylerini falan koydum bir de bir tane çekmecesi var onda da taraklar,saç düzleştirici,jiletler v.s. var.Banyo duşa kabini çıkmış ,  altınlar sular geliyor kayınpeder'im nalbur olduğu için onun sayesinde bir çok şeyi ücretsiz olarak yaptık hadi biz ücretsiz yaptık da başkaları ne yapsın 3-5 vere vere cebinden para çıkıyor. Yazın bir ara mutfağın musluğu bozuldu artık sıkmaktan kolum ağrıyordu resmen , damla damla akıyordu da o ay su faturası normal su faturasından 10 TL fazla gelmişti eşim yine kayınpeder'den musluk aldı da bu şekilde çözümledik bir de ev sahibinin kardeşini mi ne görmüşler kayınpeder " musluk bozulmuş"tarzında bir şeyler demiş " adam ne demiş dersiniz " sen zaten nalbursun , yaparsınız " demiş ceplerinden para çıkacak diye ödleri kopuyor Allah'ım ne insanlar var ya zaten bütün bina size ait cebinizde akrep mi var ?

Alıntı

Daha anlatmak istediğim ama anlatamadığım çok şey var bu yüzden diyorum ki yeni binalara bakın benim gibi yeni gelinliğinizden hiçbir şey anlamamış olarak kalırsınız. Şimdi ki aklım olsa ben hayatta tutturmazdım burayı zaten ben hevesli değildim ki burayı tutmaya Allah'tan suç benim değil ☺ Acele karar verdirdiler bize Annem bu evi görmemişti temizlemeye geldiğimiz zaman bir söylendi bir söylendi ki anlatamam size " bu eve 930 verilir mi , 800 eder en fazla " bilmem ne ay görmeniz lazımdı ben sustum Annemin huyunu biliyorum çünkü ☺Şimdi oldu kira 1000 TL üzerine apartman için temizliğe gelen kadına da 17 TL veriyoruz hayatta değmez , değmiyor da bir de üst katım çatı katı oradaki kar suları aşağı indi duvarlarım kararmaya başladı valla eve daha davet edemediğim bir sürü arkadaşım var utanıyorum davet etmeye , gelip gördüklerinde artık kendilerini korku filminde sanacaklar..

Alıntı

Yerlerde güzel değil anam , cağnım eşyalar bile kendini göstermiyor o kadar da para verdik ben bilseydim ilerde kendi evime geçeceğim zaman bu kaliteli şeyleri alırdım ,  eşyalarım mahvolacak diye korkuyorum.Evime gelenler, evimi beğeniyor aslında beğendikleri bu eşyalarla bu ev ilk taşınmadan önceki halini görseler iyi akşammmmlar der, bu nasıl bir ev der giderlerdi aha da yazıyorum şuraya.

 Hani derler ya "eşinizle birlikte bir göz odada sağlıklı mutlu huzurlu yaşayın "o ayrı bir şey tabii ki de çok doğru ama yine de gerçekçi olalım arkadaşlar çok zor durumda değilseniz, iki kişi çalışacaksanız kesinlikle yeni binadan ev tutun 1000 TL kırık döküp bir eve vereceğinize mis gibi 1200-1300 verirsiniz kafanız rahat olur hem ısınma problemi de yaşamazsınız biz evi 3.(60) veya 4.(70) seviyeye getirmemiz lazım ki ısınalım yoksa ısınamıyoruz bir de yüksek fatura ödemek zorunda kalıyoruz bizde " zaten ısınamıyoruz 1.(40) kademe de kalsın kalın giyinip otururuz evde" dedik nadir kar yağdığı zamanlar 2.kademeye getirdik umarım bir sonraki kışı da burada geçirmeyiz ben çalışmaya başlasam aklımda var taşınmak bakalım.Ev almayı da düşünüyoruz ama sadece düşünüyoruz çünkü ev sahibi olmak İstanbul'da bayağı külfetli bir şey oldu çıktı kredi çekiyorsun ,  üzerine kaç kat geri ödüyorsun..

Kısacası kılı kırk yararak evin her tarafını inceleyin , iki kişi gidip bakmayın eve , ailenizi de alın (hoş bizde de vardı aile ama neyseee iki tarafın ailesi de muhakkak gidip görsün) , komşulara sorun nedir ne değildir rutubet olur mu bilir misiniz falan diye evet benim kaldığım fiyata yeni bina Ümraniye civarında ev bulmak zor ama bu eve de değmiyor , değse verdiğim para helali hoş olsun.

Allah hepimizin gönlüne göre versin.

Saygılar..

Nisan'ın ilk haftası nasıl geçti ?

Aslında geçen haftaya dair postu dün yazmayı düşünüyordum yalnız bir soğuk algınlığıdır gidiyor bende daha yeni yeni kendime geliyorum.

Fotoğraflar uzaktan çekip yakınlaştırıldığı için biraz kötü çıkmış,idare edin artık ☺

3 Nisan Pazartesi günü Havvacığım ve minnoş oğlu Göktürk geldi bana. Aslında hiç planlı değildi öyle telefonda konuşuyorduk bir anda Havva" geliyorum"dedi geldi akşam yemeğine kadar da kaldı bayağı bir sohbet muhabbet çok iyi geldi akşam da eşi almaya geldi.

Bizim kuş Göktürk'ü sevdi , Göktürk de onu sevdi normalde bizimkinin ısırma huyu var ya çok şükür ısırmadı ama bu sefer ne oldu Göktürk eline almaya çalışıyor (ee bebekler için ne derler " bir yılanı öldürecek güce sahiptir " diye ) biraz sert yaptı bizimki bir kaçtı bir daha da gitmedi yanına ama Göktürk'ün hoşuna gitti nasıl gülüyor zaten maşallah çok güleç bir bebek ☺

6 Nisan Perşembe sabah bir kalktım boğazım yanıyor o an dedim " bu sefer bayağı ağır bir grip olacağım " diye. Çünkü 1 senedir olmuyordum olsam bile ağır değil hafif boğazım ağrıyordu ilaç içiyordum ertesi güne geçiyordu veya burnum akıyordu sonra yine bakıyordum ki ertesi güne geçmiş çalışmadığım için çok şükür sürekli hasta olmadım çalıştığım dönemde 10 günde bir kesin bir boğaz ağrısı yaşıyordum . Bir de benim öyle bir şey ki bahar aylarına girdiğim zaman ağır grip olurum ya mart-nisan ya eylül-ekim hiç değişmez.

Resmen yutkunmakta bile zorlanıyordum o gün neden sağlık ocağına gitmedim diyorum hoş ertesi gün gittiğimde de bir şey değişmedi neyse perşembe günü güç bela yemek yemeye çalışıyorum Serhat'a da dedim " bayağı ağır geçecek şimdi bak yarın grip sonraki günlerde öksürük başlayacak " dedim.Perşembeyi cumaya bağlayan gece uyuyamıyorum, yutkunamıyorum affınıza sığınarak söylüyorum yanıma kova aldım sürekli tükürüyordum tükürüklerim gitmiyordu, boğazımdan geçmiyordu.Uyuyamadım kalktım salona geldim yavaş hareket edeyim dedim kuş uyanmasın diye zigona bir çarptım bu bir çırpındı bi o yana bi bu yana hemen ışığı açtım " korkma annem korkma " dedim bildiğiniz kuşun kalbi ağzında atıyordu gözleri kocamandı hemen elime aldım saatte 4 . Kuşlar böyle zamanlarda felç geçirebiliyorlarmış o yüzden bir şey olacak diye çok korktum . Saat 5.30 eşim geldi "ne yapıyorsun gel uyumaya çalış" diye yattım ama saat herhalde 7'ye geliyordu uyudum kalktığımda artık griptim halsizlik , hapşırma ikinci level gerçekleşiyordu bende dayanamadım sağlık ocağına gittim kadına şikayetimi söyledim bu gece yutkunamama olayını" ben daha önce böyle bir şikayet duymadım" dedi tarihe geçicem galiba kimse böyle bir şikayet duymuyor benim en yakın zamanda kulak burun boğaza gitmem lazım , kadın da gargara verdi gönderdi. Sonuç hala hastayım burun akıntım dün kesildi yalnız üçüncü levele de atladım deli gibi öksürüyorum pazar günü falan sabah eşim benim öksürüklerime uyandı , kuş da ben öksürdükçe korkuyor bir de ben öksürdükçe söylenmeye başlıyor ☺

9 Nisan Pazar günü yıkılmadım ayaktayım kahvaltısı oysa çok halsiz,çok yorgun hissediyordum kendimi ama yine de hafta sonu kahvaltısına özenmem gerekiyordu.Hazır milföylerden aldım (ki bu arada bir de sabah kalktım alışverişe gittim) içine peynir,kaşarla sucuk artık önüme ne geldiyse onu ekledim güzel oldu ilk defa yapmıştım daha çok sigara böreği yapıyordum ama bunu da iyi ki yapmışım hem bayağı doyurucu oluyor.

Yine Pazar günü Survivor 2017 Birleşme Partisi vardı diğer senelerdeki yerlere göre bu seneki lokasyon çok güzeldi tatile gitmek istedim bir an için :(

Söyle söyleyebilirsen'in şampiyonu bence Adem olmalıydı sonuçta Furkan şarkı söyleyen biriydi zaten,  klibi falan vardı geçen sene Efecan'ı dahil etmemişlerdi yarışmaya bu sene de bence Furkan dahil olmamalıydı ama neyse.

Bu arada her ne kadar bazı davranışlarını beğenmesem de İlhan Mansız'ı destekliyorum ama ben bunu ilk daha fragman da gördüğümde söylemiştim. İzledikçe Adem Kılıççı'nın da şampiyon olmasını isterim.

16 Nisan Pazar günü seçim var oy vermeyi unutmayalım.

İstanbul'da o gün hava 21 derece gözüküyor , kocamın aklına girmem lazım oy verdikten sonra bir yerlere gidip bir çay kahve içelim diye.Bu arada biz eşimle aynı yerde oy kullanamıcaz biliyor musunuz ? Çünkü eşim ikametini önceden aldırdı ben ondan sonra aldırdığım için eşimin kayıdı düşmüş şu an sadece ben bu evde oturuyor gözüküyorum. Hani bileniniz vardır ama benim bilgim yoktu açıkçası o yüzden aklınızda olsun eşinizle birlikte aynı anda ikametinizi aldırmanız gerekiyor yoksa kim sonradan kayıdı aldırdıysa o evde oturuyor gözüküyor. Ben mahalleye göre baz alırlar diye düşündüm çünkü kayınvalimlerle aynı mahalledeyiz ama mahalleyi baz almamışlar.

İyi haftalar,

Saygılar..

Blindspot - Kör Nokta / Yabancı Dizi Yorumu

Bir ara eşimle yabancı dizilere pek sarmıştık fakat bu aralar durulduk ☺

İzlediğimiz dizilerin arasında Blingspot'ta var biraz bilgilendirme yapayım.

Dizinin Konusu : Times meydanında bir bavulun içinde hafızası silinmiş ve vücudun da çeşitli dövmelerle kaplı bulunan Jane Doe ve onun üzerinde bulunan bu dövmelerin aslında bir suç haritası olmasını keşfeden FBI ajanı Kurt Weller ile macera başlamaktadır.

Dizinin Oyuncuları : Jaimie Alexander (Jane Doe) , Sullivan Stapleton (Kurt Weller), Rob Brown (Edgar Reade) , Audrey Esparza (Tasha Zapata) , Ashley Johnson (Patterson) , Archie Panjabi (Nas Kamal 2.sezon)

Benim dizi hakkındaki yorumum : Aksiyon,polisiye,gerilim,dram ağırlıklı bu diziyi izlediğim zaman anladım ki ben hep bu tarz dizileri seviyorum muhakkak izlediğim yabancı dizilerin çoğunda FBI var yani polisiye dizileri seviyorum tabii bu yabancı diziler için geçerli.Bizim Türk dizilerinin gözünü seveyim o ayrı da Türk dizilerinde polisiye pek sarmıyor beni.

Şu sıralar İçerde'yi izliyoruz , konusu farklı geldi bana , eşim bu diziyi ilk bölümden beri izlediği için bende izliyorum yoksa benim pazartesi gün ki dizim belliydi Kırgın Çiçekler ama anladım ki evlendikten sonra eskiden izlediğiniz o dizilerin hiçbirini izlemiyormuşsunuz ☺ 

Dizinin özellikle iki bölümü beni çok heyecanlandırdı 1.sezonda Ankara'ya geliyorlar 2.sezonda ise dizi başlar başlamaz bir Türk müziği çalıyor hatta ben diziden geldiğini düşünmemiştim farklı sekme mi açtık oradan mı geliyor derken resmen o şarkıyı duyunca eşimle birbirimize baktık ☺ İnsan Türklüğünden gurur duyuyor , her yerdeyiz diyorum herhalde yapımcılarından biri mi Türk anlamadım ☺ hatta o ara şarkıyı aradık öyle bilindik bir şarkı değil şimdi internetten baktım da o şarkıyı söyleyen Karim Azedia - Hayal şarkısıymış.

Dizinin birinci bölümünü izlediğinizde ne oluyor falan diyorsunuz zaten dizilerin ilk bölümleri pek sarmaz ama sonrasında bayağı bir sarıyor sizi dediğim gibi aksiyon , polisiye tarzı filmleri seviyorsanız bu dizi size göre 2 sezondur devam ediyor biz ikinci sezonun ortasında kaldık hem eşim o aralar başka dizilere sardı hemde her hafta bekliyordun böyle toplu izleyince daha keyifli oluyor ☺

Hayırlı Cumalar.İyi hafta sonları.

Saygılar..

1 ay daha bitti / Hoş geldin Nisan..!

Bir ay ne çabuk geçti yahu , sanki daha dün gibi " hoş geldin mart " postu yazmıştım...Valla göz açıp kapayıncaya kadar günler,aylar yıllar geçiyor. He bir de yaz geliyor ya yazın daha çabuk geçiyor keşke hep yaz olsa veya sadece 1 ay kış olsa ben yazı seviyorum , sıcağı seviyorum ☺

Nisan ayı benim için artık daha değerli geçen sene 2 Nisan'da Bekarlığa Veda Partisi ,

21 Nisan'da Kına gecem ,

24 Nisan'da ise Evlilik Törenimiz gerçekleşti.Şaka maka evleneli 1 sene olacak ☺

Adım gibi bu ay Nisan Yağmurları olabilir ama soğuklar artık olmaz sıcak havaları,çiçekleri,böcekleri özlemişim ☺

Daha önceki yıllarda yazdığım postlara istinaden bu ay yapılacaklar listesi hazırlayayım size ;



İstanbul'u İstanbul yapan , dizilerde İstanbul'la ilgili bir görüntü gösterildiğinde hemen karşımıza çıkan , gecesi gündüzü ayrı güzel olan , küçük bir adacık üzerine inşa edilmiş olan Kız kulesini gezmenizi tavsiye ederim.

Beylerbeyi Köy Kahvesine gidip denize nazır kahvenizi yudumlayabilirsiniz ben her gittiğimde çok kalabalık olduğu için ne içeride ne dışarıda bir türlü yer bulamıyordum ☺

23 Nisan'da Büyükada'ya gidip Aya Yorgi Kilisesine çıkabilirsiniz yıllardır bu günde akın akın Büyükada'ya gidip dileklerin gerçekleştiğine inanılan Aya Yorgi kilisesine çıkılır.

Ben o günde hiç gitmedim , kiliseye çıkayım diye hiç heves etmediğim için olabilir lakin bildiğim kadarıyla epey dik bir yokuş çıkıyorsunuz hani o gün gitmeseniz bile (illa kiliseye girmek zorunda değilsiniz ) başka bir gün sırf gezmek için gidecekseniz harika bir manzarayla buluşacağınızı biliyorum , bende öyle duydum ☺

Her yıl olduğu gibi bu yıl da düzenlenecek olan Lale Festivalini kaçırmayın derim bu güzelim çiçeklerin arasında fotoğraf çektirmek bir harika ☺

Saygılar..